Modern Dünyanın Hipnoz Silahı Medya

Modern Dünyanın Hipnoz Silahı Medya

Modern Dünyanın Hipnoz Silahı Medya; yaklaşık iki yıldır modern dünya halkları, bizlerce büyük ve kapsamlı bir organize ile meydana çıkarılan Covid-19 adını verdikleri laboratuvar üretimi virüs kaynaklı salgın hastalık ve getirdiği tüm olumsuzluklarla, yani Plandemi ile uğraşmakta, kimi ülke ve bölge çok şiddetli, kimi ülke daha hafif şekilde bu cenderenin içinden geçmektedir.

Biraz geriye gittiğimizde malum sürecin Çin’de başlatıldığı, küresel sermaye hizmetkarı olan Modern Dünyanın Hipnoz Silahı Medya eliyle son derece korkunç, hatta izleyen insanları dehşete düşürücü argümanlarla, özellikle görsel haberler, kısa videolarla dünyaya servis edildi. Ana akım medya marifetiyle evlerimizin içine kadar korku ve dehşet pompalandı. Bahsi geçen hastalık hepimize; bu çok etkili ve de dehşetli şekilde servis edildi.

Sürecin devamında malum illet ülkemize ve dünyanın büyük kesimine özellikle görece daha gelişmiş dünya küresel sistemine entegre olmuş (Afganistan, Suriye vd. bazı ülkelerde adı bile işitilmedi) ülkelere hızla ve etkili şekilde sirayet etti, yahut bir şekilde ettirildi!

Bu yayılma ve sonrasında yaşanan süreç içerisinde bizzat yaşayarak, gözlerimizle müşahede ederek anladık ki… medyanın ilk dönem tek elden çıkmış bol görselli haberlerinde olduğu üzere ne yolda ölenler, ne boğulanlar, ne korkunç siyah ceset torbaları, ne yetmeyen mezarlıklar, ortada kalan cesetler gibi korkunç ve dehşete düşürücü durumlar, büyük yıkımlar, söz konusu dahi olmadı.

Üstelik ülkemizinde bu illetten nasibini kuvvetli bir şekilde almış olduğu, her akşam en yetkili ağızdan, defaaten bıkmadan gözümüze sokulurcasına açıklandığı halde, o korku filmleri benzeri manzaraların neredeyse hiçbiri yaşanmadı. Demek ki birileri bizleri korkutmak hatta dehşete düşürmek istiyorlar.

Bu korkutma işini son derece planlı ve bilinçli şekilde tahakkümleri altında tuttukları ve etki ettikleri medya ile en güçlü biçimde, sürekli değişen lakin aynı amaca hizmet eden argümanlarla gerçekleştirdiler ve halen dahi zaman zaman devam ediyorlar.

Yaşanmakta olan bu süreçte medya aygıtının kitleyi etkilemek ve dönüştürmek amacıyla, nasıl sistematik biçimde, kendilerine verilen görevi herhangi insani, etik-ahlaki değer gözetmeksizin ifa ettiklerini sarih bir şekilde hep beraber bir kez daha anlamış olduk.

Meseleyi çok fazla uzatmamak adına medyanın özellikle görsel medyanın tarihsel gelişimi vb. konulara girmeyeceğim. Buna rağmen şunu özellikle belirtmek istiyorum ki, iki dünya savaşı arası ve akabinde gelen soğuk savaş yıllarında batılı büyük devletler ve özellikle ABD ile Sovyetler Birliği, medya aygıtıyla kitleyi etkileme, fikirlerini istedikleri şekilde manipüle ederek değiştirmeye yönelik çok ciddi devlet destekli bilimsel çalışmalar yapıldığı bilinmektedir.

Modern Dünyanın Hipnoz Silahı Medya Gerektiğinde Zıt Kutupları da Birleştiriyor!

Günümüzde yaşamakta olduğumuz süreç, gelinen nokta bir kez daha gözler önüne sermiş oldu ki, sözüm ona bağımsız medya, hegemonyası altında olduğu küresel sermaye gücünün istediği şekilde faaliyet göstermektedir. Büyük güçlerin toplumda meydana getirilmesini istedikleri algı ve manipülasyonun gerçekleşmesi için çoğu kez çalışmaktadır.

Baktığınız zaman ne kadar enteresan gibi gözükse de Modern Dünyanın Hipnoz Silahı Medya sayesinde zıt kutuplarda görünen farklı kuruluş ve yapılar dahi en yukarıdan gelen talimatla ittifak halinde tek amaç için çalışmaktalar. Bu süreçte bu duruma çok kere şahit oluyoruz.

Elbette burada yazdıklarımız içerisinde kısmen yanılabildiğimiz hususlar olabilmekle birlikte, genel manada manzara akıl etme derdinde olan insaf sahipleri için ortadadır ve medya kendisini finanse eden küresel güce çok büyük oranda boyun eğmiş vaziyettedir. Covid-19 meselesinde olduğu gibi medya eliyle yapılan çok yönlü aldatmalar, insanlık alemi üzerine yapılan gizli ve organize planlar sebebiyle tüm dünya korkunç bir noktaya doğru acımasızca sürüklenmektedir.

Burada bizlere düşen bu insanlık düşmanlarına karşı Müslümanlığımızın imani ve ameli gereği olarak, evvela düşmanlarımızı ve hilelerini tanıyıp onlara ve geliştirdikleri oyunlara karşı daima teyakkuz halinde olmalı, bu uğurda kendimizi daima, zihnen diri tutmalı, çoğunluğa uymanın konforuna değil, hakkın ve hakikatın peşinde olmanın zorlu mücadelesine talip olmalıyız.

Kafamızı kuma gömerek, sorgulamaksızın yaşamak bugünün rahatını temin ettiği gibi yarın çok acı sonuçlarla karşılaşmaya sebep olabileceği unutulmamalıdır!

Konumuzla alakalı olarak buraya kadar anlatmış olduğum sebepler ve benzeri sayamayacağımız kadar fazla olumsuzluklarına binaen görüşüm; evvela kendimiz ve varsa sorumlu olduğumuz kişileri televizyon, İnternet yayıncılığı gibi modern medya aygıtından mümkün mertebe uzak tutmalıyız.

Düşünmek yerine hazır veriyi önümüze sınırsızca boca edip, doğruyu yanlışı ayırt edemeyecek kadar zihnimizi bulandırıp adeta ele geçirmeye çalışan velev geleneksel velev dijital medya ile mesafemizi korumalıyız. Müslümana yarışır şekilde daima Kuran ve Sünnet eksenli rahmani bir gözle genel manada İslami Dünya Görüşü ile olaylara yaklaşmaya çalışmalıyız.

Vesselam!

Yazan - M. Hasan Ünal

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir