Kıbrıs Jeopolitiği ve Önemi

Yavuz Şahin 22 Haziran 2021 Siyaset Yorum Alanı 1,822 Kez Görüldü

Kıbrıs Jeopolitiği ve Önemi, Anadolu için, Anadolu’nun Dünya’ya açılması için, Anadolu’nun bölgesel hakimiyeti için oldukça ehemmiyeti haizdir. Bu yüzden Türkiye Milleti, Kıbrıs konusunda her daim şuur sahibi olmak zorundadır. Mavi Vatan kavramının isim babası olan Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz; “KKTC’nin jeopolitiği ortadan kalkarsa, Anadolu’nun jeopolitiğide ortadan kalkar!” Diyerek, Türkiye için Kıbrıs’ın ne kadar önemli olduğunu tek cümleyle özetlemiştir.

Eğer Türkiye’nin Kıbrıs’ta söz hakkı biterse, Kıbrıs’ta Türk varlığı son bulursa… bu durum Anadolu’nun kendi dünyasına hapsolması, kendi kabuğuna çekilmesi demek olacaktır. Anadolu, yani Türkiye Cumhuriyeti devleti eğer bölgesel güç olmak istiyorsa, eğer Dünya siyasetinde büyük bir aktör olmak, büyük bir güç olmak istiyorsa; dış politika ve güvenlik politikalarında Kıbrıs ve Doğu Akdeniz, birinci sırada yer almak zorundadır. Çünkü Türkiye’nin bölgesel ve akabinde küresel güç olmasının anahtarı Kıbrıs’tır!

Kıbrıs Jeopolitiği

Doğu Akdeniz’de bulunan petrol ve doğalgaz ile birlikte, hem Kıbrıs’ın ve hemde Doğu Akdeniz’in önemi daha da artmıştır ve ABD’nin, Avrupan’nın, Rusya’nın, Çin’in… gözlerini bu bölgeye çekmiştir. Bu bölge öyle bir özelliğe sahiptir ki… Türkiye eğer Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de kendi hegomanyasını mutlak olarak tesis ederse, yakın gelecekte tartışmasız Büyük güç ve etkin küresel aktör olacaktır.

Bölgedeki petrol ve doğalgazların Türkiye’nin kontrolünde olması, Türkiye’yi aynı zamanda enerji anlamında dışa bağımlı olmaktan kurtaracaktır. Enerjide kendi kendine yetebilen Türkiye, aynı zamanda cari açık verme derdindende kurtulacak ve güçlü ekonomiye sahip olma imkanıda yakalayacaktır. Buna birde Türkiye’nin sürekli ve istikrarlı olarak gelişmekte olan askeri gücünüde kattığımız zaman; Türkiye’nin doğru stratejiler geliştirip hayata geçirmesiyle geleceğinin aslında oldukça parlak olduğunu söylememiz mümkündür.

Bugün her ne kadar Türkiye’yi hem iç, hem dış, hemde ekonomi politikalarında kötü yöneten bir hükümet tarafından devlet idare ediliyor olsada, Türkiye’nin Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de haklarını korumada geç kalsa bile ısrarcı olması özellikle Avrupa’yı endişelendirmektedir. Bu yüzdende Yunanistan ve GKRY’yi, Türkiye’ye karşı kullanmaktadır. Ancak Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de Türkiyesiz olmayacağınıda iyi bilmektedirler.

Doğu Akdeniz’deki doğalgaz ve petrol rezervlerini EastMed Projesi ile Türkiyesiz, Yunanistan üzerinden geçirmeyi hayal ettiler. Ancak maliyeti oldukça yüksek olduğundan bu projeyi hayata geçirmenin kârdan çok zarar getireceğide aşikardır. İsrail ise Doğu Akdeniz’de avantajlı ve güçlü görünen Türkiye ile ilişkisini düzeltip EastMed projesinden çıkabilir. Doğu Akdeniz’de GKRY ve Yunanistan’la birlikte olmaktan vazgeçip, Türkiye ile hareket etme kararı alabilir.

Doğu Akdeniz ve Kıbrıs aynı zamanda Avrupa’dan Uzak Doğu’ya açılan ticaret güzargahıdır ve Çin’i geleceğin süper gücü yapacağı öngörülen, Dünya ticaretinin en önemli projesi olan Bir Kuşak Bir Yol Projesi güzergahında da yer almaktadır. Böyle olunca Çin’den Avrupa’ya; bir yandan Anadolu üzerinden ve boğazlardan Avrupa’ya kadar tren yoluyla ticaret yapılacakken, diğer yandanda Hint Okyanusundan Süveyş Kanalına ve oradanda Doğu Akdenizden Avrupaya deniz yoluyla ticaret yapılacaktır. Bu iki stratejik ticaret yolunun, yani Anadolu ve Doğu Akdeniz’in, Kıbrıs’ın Türkiye’nin mutlak hegomanyasında olması, orta ve uzun vadede Türkiye için büyük bir fırsat demektir.

Türkiye Kıbrıs’tan Asla Vazgeçmemeli

Türkiye eğer bir savaşa girecekse, kesinlikle bu savaş Kıbrıs için olmalıdır! Çünkü Kıbrıs, Türkiye’nin geleceğidir! Türkiye’nin tekrar uyanmasının ve şahlanmasının anahtarıdır. Türkiye bugün baktığımızda devletin her alanda çok kötü yönetilmesinden dolayı sanki karanlık bir geleceğe gidiyormuş gibi gözükebilir. Ancak bunlar gelip geçidir.

Devlet ehil insanların yönetimine geçtiği zaman Türkiye önündeki fırsatları en doğru şekilde değerlendirecektir. Yaralarını en hızlı şekilde saracaktır ve adeta küllerinden yeniden doğacaktır! Türkiye’nin büyük güç olması için, ulusal ve uluslararası haklarını koruyabilmesi için sadece güçlü bir orduya sahip olması yetmez! Ekonomisi bitik bir ülkenin ordusunun güçlü olması hiçbir anlam ifade etmez. O ordu sadece mevcut vatanı düşmandan koruyabilir. Ancak güçlü orduyla bölgesel bir hegomanya tesis etmek için, güçlü bir küresel aktör olabilmek için, güçlü bir ekonomiye sahip olmak gerekir!