Şia İran Teşekkür Mesajı

Şia İran Teşekkür Mesajı

Takiyye, Şiaların ruhuna işlemiş olan kronik bir rahatsızlıktır. Bundan dolayı olsa gerek, helikopter kazasında ölen İran Cumhurbaşkanı Hüseyin Reisi için taziye mesajı veren ve desteklerini esirgemeyen ülkelere teşekkür mesajı yayınlarken bile takiyye yaptılar. Şia İran Teşekkür Mesajı hem olay hem gündem olarak kafaları karıştı. Öyle ya! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!

İran Cumhurbaşkanlığı resmi sitesi; Farsça, Arapça ve İngilizce olmak üzere üç dilde yayın yapıyor. Farsça yayın yaptığı teşekkür mesajında Hüseyin Reisi resminin çevresinde teşekkür ettiği devletlerin arasında ne Azerbaycan, ne de Türkiye’nin bayrağı bulunmuyor. Ama İngilizce yayın yaptığı teşekkür mesajında Azerbaycan bayrağı bulunmakla beraber, Türkiye’nin değil Osmanlı İmparatorluğu’nun bayrağı bulunuyor. Kimileri bunu bir hata olarak değerlendirdi.

Üç dilde yayın yapıyorlar ama anlaşılan iç kamuoyuna farklı yüzle, dış kamuoyuna farklı yüzle gözüküyorlar. Bir devlet neden böyle bir şey yapar ki? İşte takiyye dediğimiz şey de budur. Dışarıya kendilerini, sizden birisi gibi gösterip kafanızı karıştırırlar. Ama kendi içlerinde sizden nefret ediyorlardır. Ellerinden gelse sizi bir kaşık su da boğarlar.

Şiaların takiyye anlayışı sebebiyle de nice Ehli Sünnet şuursuz ve cahil Müslüman onları kendilerinden zannetmektedir. Hakikat ise onlar Müslüman dünyası içindeki en büyük tehdit ve düşman olduklarıdır. Bunu ancak Şiaları tanıyıp idrak edenler anlayabilir.

İdrak sahibi olmayan gafiller de, Sünniler ve Şialar için vahdet edebiyatı yaparlar. Tabi sadece gafiller değil, Sünnilerin içine yerleşmiş Şia casusları bu edebiyat ile Sünnileri aldatırlar. Amaçları ise Şia yayılmacılığı yapmak. Sinsice Şialığın görüşlerini Sünnilerin zihinlerine yerleştirmektir.

İran Türkiye’ye Nankörlük Yaptı

İran Cumhurbaşkanı Hüseyin Reisi’yi ve devletin erkanını taşıyan helikopterin kaza yapmasının ardından, hava şartlarının kötü ve lojistik imkanlarının yetersiz olmasından dolayı Türkiye’den arama kurtarma faaliyeti üzerine İran makamları tarafından destek istenmiştir. Bunun üzerine derhal AKINCI SİHA kaza bölgesinde arama faaliyeti icra edip kaza yapan helikopteri bulmuş, İran Kızılayı ve ekipleri de kısa süre sonra koordinata giderek kaza yapan helikopteri bulduklarını ve kimsenin canlı kurtulamadığını belirtmiştir.

Görevi başarıyla gerçekleştiren AKINCI SİHA, Türkiye’ye dönmüş ve havada Ay Yıldız çizerek gösteri dahi yapmıştır. Daha sonra da İran Cumhurbaşkanı Hüseyin Reisi ve devlet erkanının ölümü üzerine Türkiye’de 1 günlük milli yas ilan edilip bayraklar yarıya çekilmiştir. Ama tüm bunlara rağmen ne mi oldu?

İran’ın Nankörlüğü ve Hazımsızlığı

Türkiye her ne kadar kısa sürede AKINCI SİHA ile kaza yapan helikopteri bulsa bile, bu hadise aynı zamanda İran’ın acziyetini ve zannedildiği kadar da güçlü olmadığını ortaya çıkarmıştır. İç kamuoyunda da, dış kamuoyunda da bu durum açık bir şekilde gözükmüştür. O yüzden yapılan iyiliğe nankörlük etme yolunu seçmişlerdir.

İran resmi kaynakları daha sonra yaptığı açıklamada, Türkiye’nin gönderdiği AKINCI SİHA’nın 10 km sapma ile yanlış koordinat verdiğini, kaza yapan helikopterin İran İHA’ları ve Devrim Muhafızları tarafından bulunduğunu açıklamıştır.

Bununla da kalmamış, İran Cumhurbaşkanlığı resmi sitesinde Farsça yayınladığı teşekkür mesajında Türk bayrağına yer vermemiştir. İngilizce yayınladığı mesajda ise Türk bayrağı yerine Osmanlı İmparatorluğu’nun bayrağına yer vererek takiyye yapmıştır.

Türkiye ise İran Cumhurbaşkanı Hüseyin Reisi ve beraberindeki devlet erkanının ölüm haberi üzeri taziye mesajı yayınlarak bir de rahmet okumuştur. Yetmemiş olacak ki 1 günlük milli yas ilan etmiştir. Oysaki bu kimselere rahmet okunur mu? Bu da ayrı bir mesele! Üstelik 6 Şubat 2023 depreminde İran, Türkiye’de ki depremde şehit olanlar, vefat edenler için milli yas ilan etmemişti. Türkiye’nin hususiyetle AKP iktidarının dış politikada ki alışılmış basiretsizliklerinden birisi!

Türkiye dine bağlı bir devlet olmayıp Laik ve Kemalist bir rejime sahip olduğu için, ne iç ne de dış politika da oturmuş bir vizyona sahip değildir. Bu sebepten de sürekli savrulmaktadır. Her türlü iyiği yap, taziye mesajı yayınlayıp birde üstüne rahmet et, sonra böyle muamele gör ve yapılan iyiliklerin inkar edilsin! Olacak iş mi? Şia İran’ın bu tavrı, aynı zamanda Türkiye’yi sinsice düşman olarak gördüğünün de bir emaresidir.

Bazı Trol Medyaların İki Ruhluluğu

Bazı trol medyalar da, İran’ın yayınladığı teşekkür mesajında yapmış olduğu takiyyeyi görmezden gelerek, İngilizce yayınladığı teşekkür mesajına vurgu yapıp olayı sadece bir bayrak hatasından ibaret gibi göstermektedir. Farsça yayınlanan teşekkür mesajına ise hiç değinmemektedir.

Aynı İran gibi takiyye yapan bu trol medya, İran Cumhurbaşkanı Hüseyin Reisi ve beraberindeki devlet erkanının şehit olduklarının da propagandasını yaparak takiyyelerini katmerlemişlerdir. İşte bu tarz Şia sempatizanı olan yayın organları iki ruhludur. Bunlar İslami bir çizgide gibi gözükerek kendilerine itimat edip takip edenleri Allah muhafaza Hak yoldan da saptırırlar.

Şialar ne bizim din kardeşimizdir, ne de onlar şehittir. Şehitlik öyle o kadar ucuz mu? Her fırsatta Sünni-Şia vahdetinde bulunanlar; dinini bilmeyen cahil şuursuzlar yahutta İran casuslarıdır.

Seneler evvelde Irak’ta çok sayıda Sünniyi katleden ve Sünni Kasabı lakabıyla bilinen Kasım Süleymani denen Şia İran Generali de, ABD tarafından öldürüldü diye arkasından okumadıkları rahmet, etmedikleri methiye kalmamıştı. Onu da şehit ilan etmişlerdi. Oysa biz diyoruz ki, hepsinin ateşi bol olsun!

Yazan - Yavuz Şahin

Yavuz Şahin
Bir şeyi bilmek ve istemek başka, onu hayata geçirmek başka şeydir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir