Hazreti Meryem Validemize Atılan İftira Kabul Edilemez! Diyoruz. Her yerden küçüklü büyüklü tepkiler geliyor. Ancak tepkiler bir neticeye bağlanıyor mu? Yani Gayri İslami olan, ayrıca İslami açıdan insanı küfre düşüren, ayetleri inkara sürükleyen görüşler nasıl oluyor da bu ülkenin ilahiyat fakültelerinde vücut bulabiliyor?
Müslüman olan anne babalar, evlatlarını imam hatip ve fakültelere ne için veriyorlar? Dindar ve ilim sahibi Müslümanlar olmaları için vermiyorlar mı? Diyanet İşleri Başkanlığı nerede? Cumhurbaşkanı nerede? Hazreti Meryem’e zina etti iftirası atan şahsiyete bu ülkede hesap soracak hiçbir merci yok mu?
Eğer Mustafa Kemal‘in aleyhinde bir görüş sarf edilseydi, acaba neler olurdu? O kişinin evini özel harekat polisleriyle basmazlar mıydı? PKK teröristlerine yapılan muamele gibi muamele yapılmaz mıydı?
Nice azılı suçluların denetimli serbestlik ve malum salgın izni gerekçesiyle toplum içinde cirit attığı şu dönemde, Mustafa Kemal‘in aleyhinde görüş beyan ettiği için bir kimse hapse atılmaz mıydı? Elbette ki hesabını bu devlet sorardı.
Ancak ekseri kahiri Müslüman olan bu ülkenin inanç değerlerine bu şekilde çirkince ve kalleşçe saldıranlara karşı neden hukuk mekanizması devreye girmiyor? Neden bu tarz kişiler tespit edilip görevlerinden alınmıyor?
Çünkü İslam dininin, milletin manevi değerlerinin bir Mustafa Kemal ve Laiklik kadar değeri yok bu ülkede! İslam dinine her türlü saldırı ve iftira, fikir hürriyeti kapsamına giriyorken; Laiklik ve Mustafa Kemal hakkında bir Müslüman ağzını açmaya çekinebiliyor.
Bu ülkede İslam bu kadar garip olacaktı, o halde Kurtuluş Savaşında ve öncesinde Birinci Dünya Savaşında ve hususiyle Çanakkale Müdafaasında atalarımız ne için canlarını ortaya koyup kahramanca mücadele ettiler ve şehit oldular? Ne için cihat ettiler? Bu din böyle garip kalsın, gelen geçen sövsün ve iftira atsın diye mi? Batıl ve sapkın görüşleriyle birileri sürekli çıkıp milleti zehirlesin diye mi? Soruyorum Allah aşkına söyleyin! Kurtuluş Savaşında ve öncesinde Birinci Dünya Savaşında ve hususiyle Çanakkale Müdafaasında atalarımız neden şehit oldu? Müslümanlar neden şehit oldu? Bu milletin artık silkelenip kendine gelmesi lazım!
Hiç düşündünüz mü Devlet-i Aliyye (Osmanlı İmparatorluğu) döneminde bu şahıs Hazreti Meryem’e iftira atsaydı ne olurdu?
Ben bu millete çok üzülüyorum. Cenabı Allah bu milleti aslı hüviyetine döndürsün. Gafletten, dalaletten ve ihanetten muhafaza eylesin. Rahmetiyle muamele eylesin. Hazreti Meryem’e iftira atacak kadar kendinde cesaret bulabiliyorsa bu ülkede birileri, o halde bu millet ruhen felç ya da ölü demektir.
Kaldı ki bugüne kadar İslam’ın bütün değerlerine saldırmakta küfür ehli pek cesur davrandı. Bu mesele aslında devede diken bile kalır!
Ne yazık ki İslam gariptir. Merhum Mehmet Şevket Eygi Beyefendinin dediği gibi; Siyasal İslam ilerlerken, gerçek İslam geriliyor. Bu milletin geçmişi İslam’a büyük hizmetlerle, fetihlerle ve fütuhatlar ile dolu! Böyle asil bir millet nasıl oldu da bu kadar asimile oldu?
Resulü Ekrem Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) Müslim’de geçen bir hadis-i şerifi aslında konuyu ne kadarda özetliyor:
“İslam dini şüphesiz garip olarak başladı ve günün birinde garip hale dönecektir. Ne mutlu o garip Müminlere!”
Hazreti Meryem Validemizin İffetine Kuran-ı Kerim Şahittir!
Kuran-ı Kerim, iki kadının iffetine şahittir. Bunlardan birisi Hazret-i Aişe Validemiz (radıyallahü anha) ve Hazreti İsa’nın annesi olan Hazreti Meryem Validemizdir. Kim ki bu iki mübarek kadına Allah’ın şahit olmasına rağmen iftira atarsa o küfre düşmüş olur, dinden çıkmış olur! O kişi kafir olur! O kişiye kesinlikle Müslüman denilemez! Çünkü bir ayet-i kerimeyi inkar eden, hatta Kuran-ı Kerim’in bir harfini, bir harekesini dahi inkar eden kafir olur.
Aşağıdaki kayıtta, Süleyman Hilmi TUNAHAN Hazretlerinin (kuddise sirruh) güzide talebelerinden olan Seyfettin ALKAN Hocaefendinin; Hazreti Meryem Validemiz ve Hazreti İsa’nın (aleyhi ve sellem) babasız doğuşu ile alakalı sohbeti yer almaktadır. Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim:
Yalova Üniversitesi İlahiyat Öğrencilerini Tenkit Ediyorum!
Cihad Kısa denen şahsın, Hazreti Meryem Validemize yapmış olduğu çirkin iftiranın akabinde; Yalova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden bir grup toplanıp protesto ettiler. Ancak videoda protesto etmek için toplanan öğrencilerin en az yarısı pişmiş kelle gibi sırıtıyorlardı.
Bu ise benim sinirlerimi çok bozdu! Böyle şuursuzluk olmaz! Lütfen şuur sahibi olun! Gafil olmayın! Nerede gülünmeli, nerede ciddi olunmalı bunun muhakemesini dahi yapamayan kimseden hayır gelmez! Sizin yaptığınıza kaş yapayım derken göz çıkarmak denmez de ne denir?
Cenabı Allah; Ümmeti Muhammedi ve Ümmet-i Muhammed’e, Din-i Celil-i İslam’a büyük hizmetler etmiş bu necip milleti sıratı müstakim yoluna daim ve kaim eylesin!
Nerede sapkın ve bidat ehli varsa onların hilelerinden ve şerlerinden hıfzı muhafaza eylesin! Hakkı hak olarak görebilmeyi, batılı ise batıl olarak görebilmeyi nasip etsin ve hakkın üzerine sabit kılsın. Sahih akaid olan Ehli Sünnet ve Cemaat yolundan kıl kadar bile ayırmasın!
Resulü Zişan Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellam) Kadı İyaz’da geçen bir hadis-i şerifinde şöyle buyuruyor:
“Bidatlerin ve dalaletlerin istilası zamanında Sünnet-i Seniyye ve Hakikat-ı Kur’aniyye’ye temessük edip hizmet eden, yüz şehit sevabını kazanabilir.”
Cenabı Allah (Tebareke ve Teala) Hazretleri, cümlemizi Sünnet-i Seniyye ve Hakikat-ı Kur’aniyye’ye temessük edenlerden eylesin!
Değerli yazarlarımızdan olan Yusuf YİĞİT kardeşimizin, Trend Fitneler Karşısında Ehli Sünnet’in Nuru Eksilir mi? Başlıklı makalesini okumak için başlığın üzerine tıklayabilirsiniz.