Bendeniz daha evvelden dolar henüz 10 liranın altındayken, Dolar 10 TL Olma Yolunda İlerlerken başlıklı bir makale yazmıştım. Makaleyi yayınladıktan sonraki süreçte Dolar 10 lirayı aşmıştı. Şimdide bunu bir seri haline getirerek Dolar 20 TL Olma Yolunda İlerlerken başlıklı bu makaleyi yazdım. Bu ülke ve ekonomi böyle yönetilmeye devam ederse, ne yazık ki Dolar 30 TL Olma Yolunda İlerlerken diyerek bir makale daha yazmam kuvvetle muhtemeldir.
Buradaki asıl mevzu, Doların fiyatının ne olduğu değildir. Doların fiyatı sonuçtur. Ülke ekonomisinin kötü yönetilmesinin sonucudur. Sonuç ise sadece Dolar’ın, Türk Lirası karşısında değer kazanması değildir. Ekonominin değerlendirilmesi sadece Dolar TL arasındaki özel ilişki ile izah edilemez.
Biz sebepten daha çok sonuca odaklanmalıyız. Gelen gideni aratır misali eski Hazine ve Maliye Bakanı, FETÖ Okullarında kendi imkanlarıyla okuyan ve yetişen, üstelik Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda Dünya lideri olan Recep Tayyip ERDOĞAN’ın pek müstakbel damadı olan Berat ALBAYRAK’ı aratan; yine FETÖ elebaşı Fetullah GÜLEN ile Pensilvanya’da ziyaret esnasında fotoğrafı bulunan şu anki Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin NEBATİ, öyle gözüküyor ki sorunun ana kaynaklarındandır.
Her ikisininde ortak noktası, bir zamanlar FETÖ ile yakın ilişkilerinin olmasıdır. Böyle şaibeli kimselere ise bu ülkenin ekonomisi teslime ediliyor. Kimse de bu ne iştir! Diye tepki göstermiyor.
Peki bu şahıslar ne yapıyorlar? Bir kere kendileri dahi ne yaptıklarını bilmiyorlar. Çünkü ikisinde de yaptıkları işle alakalı ne ehliyet, ne de doğru ve yanlışı birbirinden ayıracak feraset yoktur. Sorun elbetteki sadece bu iki bakanla da bitmiyor.
Ülkeyi yöneten en tepedeki müritleri tarafından Dünya lideri olduğu iddia edilen Erdoğan: “Faizle mücadele ediyoruz ve faizi “0” yapacağız. Faiz sebep, enflasyon ise sonuç!” Şeklinde bir argüman bulmuş ve faizle sözde mücadele adı altında ülke ekonomisini ateşe atmaktadır.
Oysaki faizle mücadelenin yolu faizi düşürmek ve %0 yapmak değildir. %0 olsa da faiz faizdir! Bunların esasında faizle mücadele ettikleri de yoktur. Onlar ancak din ile insanları aldatırlar!
Israrla Yapılan Hatalar Neler?
Israrla yapılan hataları söylemekten herkesin dilinde tüy bitti! Yazmaktan parmakları yoruldu! Bu hatalarda ısrar etmek nedendir? O ısrar edilen hataları yeniden yazıyorum. Ancak hatalarda ısrarında son bulacağından hiç ümitli değilim. Çünkü balık baştan kokmuş!
O hataların evvelinde kamu israfı gelmektedir. Miting meydanlarında, Hazreti Ömerler yetiştireceğiz! Diye şov yapıp milleti din ile aldatanlar, kamu malını kendi malları gibi kullanıyorlar. Lüks ve şatafat içinde adeta Karun gibi hayat yaşıyorlar. Devletin malı deniz, yemeyen keriz diye boşuna denmemiş anlaşılan!
Diğer mühim hata ise yap işlet devret ve özelleştirme politikalarıdır. Bu politikalar, devletin hizmet noktasında her ne kadar yükünü hafifletmiş olsa bile, devletin bütçesine ciddi şekilde yük olmaktadır. Bu yükün altından ise millete vergi bindirimi ve Merkez Bankasının karşılıksız broşür basar gibi para basmasıyla kalkılmaya çalışılıyor. Ayrıca yap işlet devret ve özelleştirmeler, devleti soymak için kullanılan kılıflardır. Minareyi çalan kılıfını uydurur!
Tarım ve hayvanlık sektörünün küstürülmesi, sadece ekonomik olarak değil, stratejik ve güvenlik açısından da büyük bir hatadır. Bir ülke için tarım ve hayvancılık, ordusunun güçlü olması kadar önemlidir. Zira savaş durumunda açlıkla yüzleşen bir millet eninde sonunda düşmana teslim olmaya da mahkum olur! Tarım ve hayvancılığın bel kemiği olan köylünün küstürülmesi, bu sektörün belli odakların tekeline girmesine sebep olur ki bu felakettir!
En büyük hataların başında ise hukuk gelmektedir. Bir devleti devlet yapan en önemli güç anayasa ve kanunlardır. Hukukun üstünlüğü, şeffaflığı ve bağımsızlığı ise adaletin temelidir. Bugün hukuk ne üstün ne şeffaf ne de bağımsız! Kanunlar ise adil değil! Adalet ölmüş! Hukukun çöktüğü bir ülkede hiç kimse yatırımcılık ve girişimcilik yapmaz!
Faizin sebep, enflasyonun ise sonuç olduğu saçmalığıda hataların büyüklerindendir. Ekonomi sisteminin temeli faizdir. Dünya ve ülke ekonomisi faize dayalı ekonomi sistemidir. Bir yandan Merkez Bankasının faizi düşürmesiyle güya milleti faizle mücadele ediliyor diye kandırıyorlar, diğer yandan kamu ve özel sektör yurtdışından yüksek faizlerle borçlar alıyorlar! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
Faiz haramdır nass var diyorlar, ertesi günü kur korumalı vadeli mevduat hesabı diye bir model çıkarıp faize parasını yatıranlara döviz kuru garantisi veriyorlar. Bu konuyla alakalı yazmış olduğum, Faize Bile Tesettür Giydirdiler ve Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat Caiz mi? Başlıklı makaleleri, başlıkların üzerine tıklayarak okuyabilirsiniz. Bunun adı iki yüzlülük değilde nedir?
Kur korumalı vadeli mevduat hesabı modeli, ülke ekonomisine yap işlet devret projelerinden bile çok daha büyük darbeler vuracaktır. Nitekim vurmaya başladı da!
Bahane G*t Gibidir Herkeste Bulunur!
Bendeniz askerliğimi yaptığında acemi birliğinde bir komutan vardı. Bir asker bir konuda bahane ürettiğinde, “Bahane g*t gibidir herkeste bulunur.” Derdi ve asla bahane üretilmemesini, hata varsa kabul edilmesini tembihlerdi. Bu örnek terbiyesiz bir kelimeyi içerse de beni ayıplamayınız. Zira içinde bulunduğumuz durumu daha iyi nasıl anlatırdım bilemiyorum.
Her şeyden evvel müritleri tarafından masumiyet sıfatı yüklenen ve Dünya lideri ilan edilen Erdoğan, benim düşünceme göre liderlik vasfına sahip değildir. Çünkü lider hatada ısrar etmez, eleştiriye açık olur, istişare etmeden asla bir işe karar vermez, işi her daim ehline teslim eder, bir delikten iki defa ısırılmaz, feraset sahibi olur, ileri görüşlü olur, halkın sorunlarına karşı duyarsız olmaz ve asla bahane üretmez! Sorunların sorumluluğunu üstlenmekten de geri durmaz!
Ancak müritleri tarafından Dünya lideri ilan edilen Erdoğan’da, temel liderlik özelliklerinin hiçbirisi yoktur. Ona baktığımda sadece hesap vermekten nefret eden, hiçbir hatayı kabul etmeyip kendisini eleştirenleri düşman ilan eden, çevresinde sadece kendisine koşulsuz şartsız itaat eden kimseleri barındıran, ehliyetsiz insanlara yetki veren, halkın sorunlarına kulak tıkayan, ileriyi bırak yaşadığı anı dahi göremeyen bir kimseyi görüyorum!
Sığındığı bahaneler ise o kadar gülünç ki! Dış güçler, Faiz Lobisi, Fırsatçı stokçular, FETÖ ve Bay Kemal! Bu ise ayrı bir başlık konusu olsun.
Dilerim Allah’tan Karun ile aynı akıbeti yaşarlar! Dolar 30 TL Olma Yolunda İlerlerken başlıklı yazımda da görüşmek üzere! Allah yardımcımız olsun! Her gecenin bir sabahı vardır elbet! Fecri Sadık yakındır elbet!